BAŞPINAR İŞÇİ KURULTAYI

SONUÇ DEKLARASYONU

Yüzde 30 sefalet zammını kabul etmiyoruz!

Artık yeter! Kemerlerimizi değil, yumruğumuzu sıkacağız!

 Gaziantep’te, 26 Ocak Pazar günü, sendikamız BİRTEK-SEN’in çağrısıyla “Sefaleti ve köleliği kabul etmiyoruz! İnsanca yaşanacak bir ücret ve insanca bir yaşam için birleşiyoruz” şiarıyla gerçekleşen Başpınar İşçi Kurultayı’na Başpınar OSB’de buluna 36 fabrikadan çok sayıda işçi katıldı. Halı dokuma, iplik ve çuval fabrikalarından işyeri komiteleri ve işçi temsilcilerinin katıldığı ve çok sayıda işçinin söz aldığı kurultayda, zamlı ücretlerin belli olacağı Şubat başı öncesinde, asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk sefalet zammı dayatmasına karşı Başpınar işçilerinin zam ve diğer talepleri tartışılıp karara bağlandı.

Asgari ücret zammının açıklandığı günden itibaren sendikamızın tekstil ve dokuma işçileri içinde başlattığı anket çalışmasına, sendikada ve işçi semtlerindeki kahve toplantılarına katılan yüzlerce işçinin dile getirdiği talepler kurultayda da tartışılarak karara bağlandı.

Kurultay’da bütün fabrikalar için belirlenen talepler ve alınan kararlar şöyle: 

1-      Başpınar genelinde bütün fabrikalarda ve bütün ücretlere YÜZDE 65 zam.

 Halı dokuma fabrikalarında sabit ücretler arasındaki adaletsiz farklardan dolayı, bütün ücret ve ek ödemelere yüzde 65 zam dışında, en düşük sabit taban ücretleri için de taleplerimiz şöyle: Halfeler için en düşük sabit taban ücreti 50 BİN TL, Telciler için en düşük sabit taban ücreti 40 BİN TL olacak.

 2-      Biri Ramazan, biri de Kurban Bayramında olmak üzere, yılda maaş tutarında İKİ İKRAMİYE.

 3-      İşçilerin hakkı olan ve bugüne kadar patronların el koyduğu BANKA PROMOSYONLARI işçilere ödenecek.

 4-      VERGİ DİLİMİ KESİNTİLERİ işçilerden kesilmeyecek. 

 5-      Tek tek fabrikalarda ayrı hareket ederek bu talepleri elde etmemiz mümkün değil. Bu yüzden, Başpınar genelinde bütün fabrikalarda tek bir fabrika gibi hareket etmemiz, tek yumruk olmamız gerekiyor. Bunu da ancak bir sendika çatısında birleşerek yapabiliriz. Başpınar patronlarının birliğine karşı Başpınar işçilerinin birliğini sağlamak için, tekstil ve dokuma işkolundaki bütün fabrikalarda sendikamız BİRTEK-SEN’e üye olma çağrısı yapıyoruz.

 6-      Fabrikalar arasındaki birliği ve koordinasyonu sağlamak, bölünmelere engel olmak, işçilerin disiplinli ve örgütlü hareket etmesini sağlamak için her fabrikada komitelerimizi oluşturacak ve fabrika temsilcilerimizi belirleyeceğiz. Sendikamız BİRTEK-SEN’le birlikte bütün işçiler adına patronlarla görüşmeleri sürdürmek ve işçileri temsil etmek  için Başpınar genelinde işçi temsilcilerinden oluşan bir üst komite oluşturacağız.

 Yüzde 30 zam işçiler için açlık demek, sefalet demek. Hepimiz biliyoruz ki, son bir yılda gerçek enflasyon yüzde 100’e yakın. Ev kirasından doğalgaza, elektrikten gıda ürünlerine kadar,  en temel giderlerimiz olan her şey iki katı zamlandı. Tüik’in açıkladığı enflasyon bile yüzde 45. Ama gerçek enflasyonun, işçinin, yoksulun enflasyonu en az yüzde 80 civarında. Durum böyleyken yüzde 30 zam demek cebimizdeki paranın, ücretlerimizin, soframızdaki ekmeğimizin yarısının çalınması demek. Daha çok yoksullaşmamız demek.

 Asgari ücrete yüzde 30 zam yapıldığı için, Şubat başında zamlar açıklandığında Başpınar patronları “Devletin verdiği bu, bundan fazlasının veremeyiz” diyecekler.

İşte bu yüzden, biz de BİRTEK-SEN olarak, Başpınar’daki dokuma ve tekstil işçisi üyelerimizle birlikte bir çalışma başlattık. Asgari ücretin açıklandığı gün bir anket çalışması başlattık. Bu ankette hem işçilerin ne kadar zam talep ettiğini sorduk, hem de zam dışında diğer önemli taleplerimizin neler olması gerektiğini sorduk. Bu anketimize yüzlerce işçi katıldı.

Ayrıca, BİRTEK-SEN olarak haftalardır işçi toplantıları yapıyoruz. İşçi mahallelerinde kahve toplantıları yaptık, sendikada toplantılar yaptık. Bu toplantılarımıza onlarca fabrikadan yüzlerce işçi katıldı. Haftalardır işçi duraklarında, sabahın beş buçuğundan gecenin 12’sine kadar binlerce el ilanı dağıttık. Afişler yaptık.

‘Yüzde 30’luk sefalet zammını kabul etmiyoruz!’ dedik. ‘Biz insanca yaşanacak bir ücret istiyoruz. En azından gerçek enflasyon oranında bir zam istiyoruz’ dedik ve bütün bu çalışmaların finalinde 26 Ocak Pazar günü Başpınar İşçi Kurultayı’mızı gerçekleştirdik. 

Kurultay’da Başpınar’dan katılan her fabrikadan işçi arkadaşlarımız söz aldı. Başpınar genelinde zam talebimizi ve diğer taleplerimizi ortaklaştırdık. Çünkü taleplerimizin bütün Başpınar’da, bütün fabrikalarda aynı olması gerekiyordu. Bütün Başpınar patronlarının birliğine karşı Başpınar işçilerinin birliğini ve ortak mücadelesini sağlayabilmek için, bölünmemek için sözümüzün bir olması, taleplerimizin ortak olması gerekiyor. Kurultayımızın sonunda bütün bu talepleri kurultaydaki işçilerin onayına sunarak ortak karar haline getirdik.

Bu kurultayda aynı zamanda Antep’te ve Başpınar’da daha önce yaşadığımız mücadele deneyimlerimizi de konuştuk. ‘96 Ünaldı grevini, son 15-20 yılda Başpınar’da yaşanan grev ve direnişleri, 2022 Şubat’ta 34 fabrikada yaşanan iş bırakmaları, 2023 Ağustos’ta 12 fabrikada yaşanan direnişleri, 2024 Şubat ve Mart aylarında yine 12 fabrikada yaşanan direnişleri ve bu direnişlerin bize öğrettiklerini tartıştık. Bugün karşı karşıya olduğumuz sefalet ve kölelik koşullarına karşı haklarımız için mücadele ederken geçmişteki mücadele deneyimlerimizden dersler çıkarmanın önemine vurgu yaptık.

Tek tek, ayrı fabrikalarda değil, pek çok fabrikada, Başpınar genelinde bir işçi birliğini sağlamadan bize dayatılan kölelik ve sefalet koşullarından kurtulamayacağımızı biliyoruz. Daha önceki direniş ve grevlerde önemli kazanımlarımız oldu. Ancak kalıcı bir birliğimiz olmadığı için, bir sendika çatısı altında birlik olamadığımız için kazanımlarımız da kalıcı olmadı. Haklarımızı koruyamadık, birliğimizi koruyamadık. Kazandığımız hakları bir sözleşmeyle yasal güvence altına alamadık. İş güvencemiz yok. Kazanımla biten direnişlerden sonra bile, anlaşıp içeri girdikten sonra pek çok öncü işçi arkadaşımız işten atıldı. Verilen sözler tutulmadı. Sosyal haklarımız yok.

Aynı şeyleri tekrar yaşamamak için, taleplerimizi elde etmek ve haklarımızı güvence altına almak için bir sendika çatısı altında birleşmemiz lazım. Sadece zam için değil, zam ve ücret dışındaki haklarımız ve taleplerimiz için kalıcı ve güçlü bir birliğe ihtiyacımız var. Bunu da ancak bir sendika çatısı altında sağlayabiliriz. Bunu ancak kendi kurduğumuz, kararlarını kendimiz aldığımız, kurulduğu günden beri Başpınar’da her hak arayışında, her mücadelede işçilerin yanında, en önünde mücadele eden sendikamız BİRTEK-SEN çatısı altında birleşerek başarabiliriz.  

Son bir aydır yaptığımız toplantılara, bütün Başpınar işçilerine sesimizi duyurmak için gece gündüz yürüttüğümüz çalışmalara ve en son İşçi Kurultayı’mıza katılan yüzlerce Başpınar işçisi adına bütün Başpınar işçilerine çağrı yapıyoruz:

Şubat başında zamlar belli olduğunda, yüzde 30-35 gibi sefalet zammına karşı, Başpınar’daki bütün işçi kardeşlerimize belirlediğimiz talepler etrafında birleşme çağrısı yapıyoruz.

Bu sefalet ve kölelik düzeni birleşirsek değişir!

Birleşe birleşe kazanacağız!