Biz birbirimize sırt dönmeyeceğiz

Mustafa ZENCİRKIRAN
Akcanlar Tekstil İşçisi
Antep

Yaklaşık olarak 1.5 senedir çalışmakta olduğum fabrikada 14 gün önce vergi zulmü ve 7’li sisteme karşı iş bıraktık. Bu süreçte direnişe başlar başlamaz, ailemiz ve yuvamız olarak gördüğümüz fabrikada bize içme suyu ve lavabo ihtiyaçlarımızı giderebileceğimiz olanaklar bile sunulmadı. Lavaboyu kullanmamızı engellediler, fabrikanın kapısına güvenlik dikerek engel oldular. Bunun yanı sıra kötü yemekler, servis sorunları vb. birçok sıkıntı ve baskı uygulanmıştı.

Bu 7'li sistem Başpınar’da yayılmaya başlarsa, yıllar önce işçilerin hak olarak kazandığı pazar tatilimiz yok olacak ve hafta içi kendilerinin belirlediği bir gün izin verecekler. Ancak bugünde de ben, ailemle, eşimle, dostumla birbirimizi göremeyecektik. Sadece ben değil, bütün işçi ağabeylerim ve kardeşlerim için aynı şey geçerli olacaktı. Bir diğer konu da vergi adı altında bizden yüksek miktarda ücret kesilmesiydi. Nereden baksanız, canımızı dişimize katıp kazandığımız emeklerimizden bu vergi adı altında kesinti yapılıyordu ve aldığımız ücretler, ülkemizde açlık sınırının altında kalıyor, ay sonu gelmeden borçlarla ve sıkıntılarla karşı karşıya kalıyorduk. Her şeye rağmen ekmeğimizin hatırına idare ediyorduk ama artık bardak doldu taştı, direnişe başladık.

Fabrika önünde direnişimiz devam ederken endişelerimiz olmasına rağmen buradaki işçi ağabeylerim ve kardeşlerimle birbirimize sırt verip yardımcı olursak, bu işin de üstesinden geleceğimizden hiç şüphem yoktu. Sendikamız BİRTEK-SEN ile daha da güçlendik. Direniş sırasında anayasal hakkımız olan basın açıklamasını yapmak istedik. Bu yer Grand Oteldi. Otel patronlarımıza ait, çalışmakta olduğumuz fabrikaya da yemekler buradan geliyordu. Müşterilerden kalan artık, küflü, pis yemekleri yiyorduk ve çoğu zaman eve aç bir şekilde gidiyorduk.

Geçtiğimiz pazar basın açıklaması yapıp dağılacaktık. Ancak fabrika önüne gittiğimde, belki de hayatım boyunca görmediğim çok sayıda kolluk kuvveti bizden önce oradaydı. İlk gördüğümde çevre güvenliği için orada olduklarını sandım. Meğerse devlet yetkililerinin oradaki amacı, o otelin önünde bize anayasal hakkımız olan basın açıklamasını yaptırmamakmış. Bundan sonraki her açıklamamızda kolluk kuvvetlerinin tüm engellemeleriyle karşılaştık. Bize orada zorluk çıkarıp ne kadar konuşturmak istemeseler de biz sesimizi duyurmak istedik, vazgeçmeyeceğiz dedik. Ancak patrona ait olan Divan Otel önünde basın açıklaması yapmak istediğimizde insana yakışmayan bir şekilde muamele uyguladılar. Ters kelepçe mi dersiniz, bir emekçinin üstüne yatan 5 polis mi dersiniz, yakamızdan tutup bizi tehdit edenler, tekmeleyen mi dersiniz, hasta olan işçi arkadaşımızın ameliyatlı bölgesine vurup hastanelik eden mi dersiniz, aramızda bulunan, kendini ifade edemeyen dilsiz ve sağır arkadaşımıza vurmaları mı, hakkını arayanı yaka paça gözaltına almaları mı… Burada yaşatılanlar bize engel olmak, vazgeçirmek içindi. Kimilerimiz korktu, üzüldü ama bu yaşadıklarımız bizi daha da güçlendirdi.

Direniş devam ederken çeşitli sıkıntı ve sorunlar yaşayan arkadaşlarımız da vardı aramızda. Biz, hiçbir şekilde umutsuzluğa kapılmayıp dimdik durarak bunun da üstesinden geleceğimize dair aramızda istişareler yaptık. Yeri geldi ekmeğimizi, yeri geldi dert, sıkıntı ve sorunlarımızı birbirimizle paylaştık. Ancak biz patronlar gibi yapmacık değildik. Burada hayatım boyunca tanımadığım, konuşmadığım insanlarla aramda bir bağ oluştu ve biz birbirimize asla sırt dönmeyeceğiz, buna inanıyorum. Çünkü benim gerçek ailem, benim gibi direnişte olan emekçi ağabeylerim ve kardeşlerimdir. Bundan sonra Başpınar'da sıkıntı ve sorunları olan, iş bırakacak olan işçi, emekçi kardeşlerime de destek olacağıma söz veriyorum. Çünkü daha önce hiç grev yapmamıştım; burada yaşadığım olaylar, hayatıma daha farklı bir açıdan bakmamı sağladı, çünkü hayat müşterektir.

Direne direne kazanacağız, bundan hiç şüphemiz yok. Çünkü farkımız, BİRTEK-SEN gibi mücadeleci bir sendikanın bir üyesi olmak ve emekçi olmaktır. Ha bir de, seçim zamanı geldiğinde vaatler verip seçimden sonra ortadan kaybolan milletvekili değil, işçinin sıkıntı ve sorunları olduğunda işçinin yanında olan herkesten Allah razı olsun, var olsun. Bilsinler ki gün gelip devran döndüğünde, biz emekçileri desteklemeyen, yanımızda olmayan hiçbir parti oy beklemesin. Çünkü bizim davamızda Emek Partisi ve Emek Partisi Antep Milletvekili Sevda Karaca, sendikamız BIRTEK-SEN yanımızda oldu. Yolunuz yolumuzdur. Buradan bütün emekçi ağabeylerime, kardeşlerime ve dostlarımıza, bize destek verenlere teşekkür ve saygılarımı sunuyorum.

Birleşelim, mücadele edelim

Bizi Takip Edin

Birleşelim, mücadele edelim

Bizi Takip Edin

Birleşelim, mücadele edelim

Bizi Takip Edin

Copyright © BİRTEK-SEN 2024

Bu internet sitesi Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği katkılarıyla hazırlanmıştır.

Copyright © BİRTEK-SEN 2024

Bu internet sitesi Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği katkılarıyla hazırlanmıştır.

Copyright © BİRTEK-SEN 2024

Bu internet sitesi Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği katkılarıyla hazırlanmıştır.